İŞLEMCİ
İşlemcinin Çalışma sürecini, İşlemci türlerini ve aralarındaki farkları söyleme
Mikroişlemci Bilgisayarın Merkezi İşlem birimi olarak çalışan büyük ölçekli ya da çok büyük ölçekli devrelerdir. Mikroişlemci entegre devresi, yazılan programları meydana getiren makine kodlarını yorumlamak ve yerine getirmek için gerekli olan tüm mantıksal devreleri içerir.
Bir mikoişlemci temel olarak iki bölümden oluşur.
Kontrol Birimi: Bilgisayara diğer ünitelerin ne yapması gerektiğini bildiren kısımdır. Böylece bilgisayarı yönlendirerek programda verilen emirlerin eksiksiz olarak yapılamasını, gerekli bilgilerin belleğe yerleştirilip alınmasını ve yapılan işlemlerin kontrolünü sağlar.
Aritmetik-Mantık Birimi (ALU): Tüm mantıksal ve matematiksel işlemlerin yapıldığı kısımdır. Bilgisayarda yapılan dört işlem, üs alma gibi aritmetiksel işlemlerle küçük, büyük , küçük eşit, büyük eşit gibi mantıksal işlemlerde bu bölümün mantık devrelerinde yapılır.
Mikroişlemcinin hızı saniyede yapılan işlem ile ölçülür. Hız ölçü birimi olarak Megahertz (MHZ) kullanılır.
Günümüzde kullanılan mikroişlemciler MOTOROLA, INTEL,AMD ve CYRIX’dir. Bunlardan motorola özel amaçlı bilgisayarlarda kullanılan bir İşlemcidir. Apple’ın çıkardığı POWER PC makinalarında kullanılmaktadır. Masaüstü bilgisayarlarda ise INTEL, AMD ve CYRIX kullanılmaktadır. Bunlardan piyasayı elinde bulunduran ise INTEL’dir. Cyrix çıkardığı birkaç işlemci türünden sonra artık işlemci üretmemeye başlamışlardır. AMD ise şuan INTEL ile büyük bir yarış içerisindedir. Son çıkardığı işlemcilerin bazı testlerde INTEL’i geçtiği olmuştur.
Intel’in çıkardığı işlemciler teknolojik sıralamaya göre 8088,8086, 80286, 80386, 80486, Pentium, Pentium Pro, Pentium MMX, Pentium II, Pentium Celeron ve Pentium III’dür.
8086 mikro işlemci 20 bit ile bellek adresleyebilen 20 bitlik adres yolu kullanan bir mikroişlemcidir. 8086 bir mikroişlemci 1 MB’lık (220) bellek adresleyebilir.
8088 mikro işlemci, 16 bit üzerinden işlem yapan veri yolu 8 bit olan bir mikro işlemcidir.
80286 Mikro işlemci, adres yolu 20 bit iç ve dış veri yolu 16 bit ve 16 MB’a kadar belleği doğrudan adresleyebilirler.
80386 Mikro işlemci, SX ve DX olarak piyasaya sürülen 386 işlemcilerin adres yolu 32 bit olup 4 GB’lık ana bellek adresleyebilir. SX işlemcinin dış veri yolu 16, iç veri yolu 32 bittir. Saat hızı 16-33 Mhz’dir. DX işlemcisinin hem iç hem de dış veri yolu 32 bit saat hızı 33-40 MHZ’dir.
80486 Mikro işlemci, iç ve dış adres yolu 32 bit olup 4 GB adresleyebilen bir mikro işlemcidir. Saat hızları 25 ile 100 Mhz arasında olan çeşitleri vardır. SX modelinde matematik işlemci yoktur. DX ve DX2 modellerinde matematik işlemci olup işlemcinin içinde 4 KB veri ve 4 KB komut önbelleği vardır.
Pentium Mikro işlemci, Intel firmasının 1994 yılında piyasaya sürdüğü 32 bitlik iç 64 bitlik dış veri yolu kullanan, adres yolu 64 bit olan mikro işlemcidir. 8 KB veri 8KB komut olmak üzere toplam 16 KB’lık önbelleği vardır. Saat hızı 66 ile 200 MHz arasında değişmektedir.Pentium işlemcide 3.1 milyon tane transistör vardır.
Pentium Pro mikroişlemcide Pentium işlemciye ek olarak 256 KB’lık bir L2 ön bellek vardır. Bu işlemlerinde ona hız kazandırmıştır. Saat frekansları 166 ile 200 arsında değişmektedir. 5.5 milyon transistör barındırır.
Pentium MMX (MultiMedia eXtension) Eski pentium işlemcilere göre 1.5 kat daha fazla transfer içeren ve pentium işlemcilerle tamamen uyumlu uyum olan işlemcilerdir. Pentium MMX işlemcilerin 166, 200 ve 233 MHZ hızıında çalışan modelleri vardır. Bu işlemci multimedya (çoklu ortam yazılımları, oyunlar, MPEG gibi grafik tabanlı yazılımlar) uygulamaları için özel komutlar içerir. Ayrıca pentiumlar 16 KB olan önbellek miktarı MMX’de 32 KB’a çıkarılmıştır.
Pentium II Pentium pro işlemcisi ile MMX işlemcisinin birleşimi ile 1997 de orta çıkarıldı. 233,266,300,400 ve 450 MHZ saat hızında çalışan işlemcilerdir. Bu işlerin diğerlerinden farkı SEC (single Edge Contact) adı verilen genişleme yuvalarına (slot) takılan bir işlemcidir. İşlemci anakart üzerindeki Slot-1 adı verilen özel yuvaya takılır. Pentium II işlemcilerde 32 KB’lık bir L1 önbellek ve 512 KB’lık L2 önbellek içerir.
Pentium Celeron Pentium II işlemcilerinin pahalı olması nedeniyle çıkarılan Pentium II işlemcinin ucuz sürümüdür. Aralarındaki temel fark 512 L2 önbelleğinin Pentium Celeron işlemcilerde olmamasıydı. Fakat L2 önbelleğinin olmaması büyük performans düşüklüklerine yol açtığından sonraki sürümlerinde 128 KB’lık bir önbellek konuldu.
Pentium III Pentium III’le birlikte 3-D, konuşma tanıma, video ve ses uygulamalarını destekleyen 70 tane komut eklenmiştir. Bununla birlik yeni komut seti SIMD (single Insruction Multiple Data)’ komutlarını desteklemektedir. Bu komutlar bir komut ile çoklu hafıza bölgelerindeki verilerin eş zamanlı olarak düzenlenmesine izin vermektedir. PIII’ler 800 Mhz’e kadar saat hızı sunmaktadır. Pentium III’lerin ilk çıktığında 32 KB’lık L1 512 KB’lık L2 önbellekleri vardı. Fakat 128 KB’lık L1 ve 512 KB’lık L2 önbelleğine sahip AMD’nin Athlon işlemcisi testlerde Pentium III’ü geçince Pentium III işlemcisini yeniledi. Yeni çıkan işlemcisinde L2 önbellek miktarını 256 KB’a düşürdü fakat bu önbellek işlemci ile aynı hızda çalışmakta idi. Bir önceki PIII’de ise L2 önbellek işlemcinin yarı hızında çalışmakta idi.
Pentium IV Yapım Aşamasındadır.
İşlemcilerle ilgili bir yazı hazırladığımız zaman, başlangıç olarak genelde "İşlemci hızları, aldı başını gidiyor." şeklinde başlar. Bu sefer bu cümle ile başlamayalım ne dersiniz?
Yeni bir sistem olşutururken, sistem hızının sadece işlemci hızına bağlı olmadığını uzun zamandır vurguluyoruz. Tamam, işlemci hızı elbette ki önemlidir fakat, 1 GHz'lik bir işlemcili bir sisteme 64 Mb bellek ve 5400 devir dönen bir disk takmak tabii ki saçmalık. Bu sistemin karşısına dikeceğiniz, 7200 devir diske sahip 128 MB bellekli, 600 MHz'lik işlemciye sahip bir bilgisayar, o 64 MB bellekli 1 GHz'lik işlemciye sahip bilgisayardan kat kat daha hızlı çalışır.
Biliyorsunuz, son zamanlarda overclocking olayı ciddi seviyede arttı ve hemen hemen her kullanıcı, kendi sisteminde kullandığı "bazı" parçaları overclock ederek, daha fazla performans elde etmeye çalışıyor. Bu konuya yeni olanlar için "Overclock" kavramını kısaca özetlemek, sanırım, yerinde bir davranış olacaktır.
Overclock, "Bir parçayı sahip olduğu hızdan daha yüksek hızlarda çalışmaya zorlamak" şeklinde özetlenebilecek bir kavram. Örnek mi? Mesela, ben elimde bulunan 600 MHz'lik işlemcimi, birazcık kurcalayarak 650 MHz'de çalıştırdım. İşte bu overclock işlemi. Ekran Kartımın bellekleri 166 MHz'de çalışıyor. Ama ben bunları, birazcık ayar ile 200 MHz'de kullanıyorum. İşte bu overclock işlemi. Overclock lafı, İngilizce bir kelime olduğundan, birazcık bizlere ters geliyor. Ama "Overclock" lafına karşılık gelen doğru düzgün bir Türkçe kelime benim aklıma gelmiyor.
Overclocking, Ama Neden?
Yazının giriş bölümünde birazcık laf çıtlattık. Eğer sistem alt yapsı zaten güçlü ise neden overclock işlemine ihtiyaç duyalım? Ya da overclock işlemi ile ne kadar performans artışı elde edebileceğim? gibi bin bir türlü soru akla geliyor.
Öncelikle, kullanıcıları overclock işlemini, performans artışı elde etmek için yapıyorlar. Esas amaç bu. Ama etrafınıza dikkatlice baktığınıza bir kaç ilginç noktaya rastlayacaksınız. "Yaramaz" olarak nitelendirdiğimiz kullanıcı kesimini ilk başta hedef olarak alalım. Bu arkadaşların bir çoğu, işlemcilerini tam anlamıyla kullanmadığı halde overclock olayına girişiyorlar. Mesela, günlük olarak her sabah bilgisayarını açan, internete bağlanan, maillerini kontrol eden, haber okuyan birisi için overclocking işlemi gereksizdir. Zaten işlemcini tam gücüyle kullanmıyorsun. Ne gerek var şimdi overclock işlemine? Bu tür bir sistemde, diskin hızlı olması ve bellek miktarının yüksek olması tercih sebebidir. Şimdi, bu kullanıcının neden overclock işlemine giriştiğine bakalım. Mesela, bu arkadaş, 600 MHz'lik işlemcisini overclock ederek 800 MHz'de çalışıtırıyor.
Birincisi, bu adam 600 MHz'lik işlemciyi, 800 MHz'lik işlemciden 50$ ucuza almış olsun. İşlemcisini 800 MHz'e getirerek, 50$ ucuza 800 MHz'lik işlemci almış olmak istemesi. İkincisi ise, psikolojik bir şey. Arkadaşlarına, benim 600 MHz'lik işlemcim var yerine, 800 MHz'lik işlemcim var demek daha övünç verici bir şey olsa gerek? Daha yüksek hızlara ulaşmak isteği...
Şimdi, temas etmek istediğim konuya geçelim.
Zaten, işlemcinizi tam anlamıyla zorlayan birisi değilseniz, overclock işlemine hiç girişmeyin bile. Ama, sabah akşam oyun oynuyorum, animasyon ve resimlerle bol bol uğraşıyorum, DVD izliyorum, DivX gibi encoding işlemleri yaparak zaten bilgisayarın canını okuyan işlemler yapıyorum derseniz, overclock yapın. Overclock ile esas olan amaç nedir? Daha fazla performans artışı elde etmek. Eğer işlemcinizi sonuna kadar kullanmayan birisi değilseniz, overclock ile esas amaç olan performans artışını hissetmeyeceksiniz. Boşu boşuna riske gireceksiniz. Ama, bilgisayarı sabah akşam render işlemine bırakan birisiyseniz, render işleminin toplamda 10 dakika kısa sürmesi bile oldukça önemliyse, ki oldukça önemlidir, overclock olayına girişmeniz mantıklı.
Dolayısı ile, uzun lafın kısası, overclock işlemini, gerekiyorsa yapın. Burada bir önemli noktayı belirtmeden geçmeyelim. Performans artışı esas amaç ama %2-3'lük farkları hissetmek zor. Eğer overclock işlemi ile sonuçta elinize en az %5-10'luk performans artışı geçiyorsa, overclocking işlemi mantıklıdır.
Intel İşlemcilerde Overclock Olayı Tamam ama AMD İşlemcilerde Durum Ne Vaziyettedir?
Biliyorsunuz, geçtiğimiz günlerde yayınladığımız "AMD Duron ile Intel Celeron Karşı Karşıya" adlı yazımızda, AMD'nin performans bakımından oldukça önde olduğunu vurgulamıştık. Yazımızjn sonlarına doğru, AMD'nin Overclock potansiyelinde de, rakibi olan Intel'i geçtiğinden bahsetmiştik. Ama nasıl? Anlatalım.
Biliyorsunuz, işlemciler hızını belirlerken iki parametre vardır. Bunlar:
- Sistem veriyolu hızı (FSB)
- İşlemci çarpanı
Bu iki değer, işlemcinin hızını belirliyor. Bu iki değerin çarpımı, bizze işlemcinin hızını veriyor. Örneğin:
İşlemcinin sistem veriyolu hızı 100 MHz olsun. Çarpanı ise 8 olsun: 100x8= 800 MHz. Bu işlemcinin hızı. Olayı anladınız sanırım.
Günümüzdeki işlemcilerin hepsinin çarpanı kilitli olarak geliyor. Yani P-III 800'ün çarpanı 8 ve bunu kesinlikle değiştiremiyorsunuz. Örneğin, 100 MHz'lik P-III 800 işlemciyi overclock etmek istediğinizde, yapacağınız tek yol var: Çarpan nasıl olsa kilitli, işlemci hızını arttırmak için FSB hızıyla oynamak gerekiyor. Normalde, çarpanı arttırmak, overclocking işlemi açısından daha sağlıklı. FSB hızını arttırdığınızda, bellek hızı, AGP hızı gibi kavramların hızı da değiştiğinden pür dikkat etmek gerekiyor. Yani işten tam anlamayan bir kullanıcı, böyle bir olayın içine girse, kafası allak bullak olacak.
Güncel AMD işlemcilerinin de çarpanı kilitli olarak geliyor. Ama AMD, bize bu konuda açık bir nokta bırakmış. İşlemci çarpanını, bir kaç ufak müdahele ile kırabilmemiz mümkün. Böylece işlemci çarpanı serbest kalıyor ve işlemcinin *izin* verdiği maksimum hıza kadar çıkabilmemiz daha kolay oluyor. Örneğin, Duron 600 MHZ işlemcisinin değerleri 6x100 iken, 800 MHz'de (8x100) hiç sorun olmadan çalıştırabilmeniz mümkün. Bunun ayrıntısına gireceğiz birazdan, ben sadece örnek vermek istedim.
Peki ya çarpanı kırmazsak? AMD işlemcileri bildiğiniz gibi EV6 sistem yolu sistemiyle çalışıyor. Yani, normalde 100 MHz olan FSB hızı, AMD işlemcileri tarafından 200 MHz olarak kullanılıyor. Bu olay, DDR belleklerden alışık olduğumuz, bir saat darbesinin hem yükselen hem de alçan taraflarından veri okunabilmesiyle mümkün oluyor. Böylece, 100 MHz olan hız, efektif olarak 200 MHz olarak kullanılıyor. Şimdi vurgulamak istediğimiz noktaya gelelim. Piyasada, - Türkiye için - şu anda AMD işlemcileri kullanabileceğiz çok az sayıda KT133 çipsetli anakartlar var. KT133 çipsetli anakartlar ile, işemcinizi overclock etmek istediğinizde 110 MHz FSB'den sonra stabilite sorunları başlıyor. VIA, yeni çıkardığı KT133A çipseti ile 140 MHz'e kadar sorunsuz çıkabiliyorsunuz ama bu çipseti taşıyan boardların henüz Tükiyeye gelmediğini ve gelmesinin de uzun zaman aldığını düşünürseniz, AMD işlemciler ile kullanabileceğimiz anakartlar KT133 çipsetli olmak zorunda. Ve, - esas temas etmek istediğimiz nokta - AMD işlemciniz var ise ve gerçekten işlemcinizi overclock etmek istiyorsanız, işlemci çarpan kilidini kırmanız gerkiyor. Aksi takdirde, overclock işleminin çok zor olacağını belirtmek gerekiyor. Mesela, normal 6x100=600 MHz'de çalışan AMD Duron işlemcimizin çarpanını kırmazsak, KT133 çipsetli anakartta alabileceğimiz maksimum değer yaklaşık 110x6= 660 MHz olur, ki uğraşmaya değmez.
Önemli NOT: AMD işlemcilerin çarpanı normalde kilitli olarak geldiğinden, ilk başlarda AMD işlemcilerin çarpanını değiştirebilen anakartlar üretilmemişti. Fakat, daha sonralardan anakart üreticileri, AMD işlemcilerin çarpanını değiştirebilme yeteneği olan anakartlarını üretti. Bu sayede, eğer sahip olduğunuz Soket-A yapıdaki AMD işlemcinizin çarpanını kırdığınızda, anakart üzerinden bu çarpanı değiştirebiliyorsunuz. Bu özelliğie sahip olmayan anakartlarda ise, işlemcinin çarpanını kırsanız bile işlemci normal hızında çalışmaya devam ediyor.
AMD İşlemcilerde Çarpanı Kırma İşlemi
Birazcıkta teorik bilgi verirsek sanırım iyi olacak. AMD işlemcilerde, işlemcinin çarpanının belirlenebilmesi için, iki farklı sinyal kullanılıyor. Bunlardan birincisi, 4 bit'lik sinyal olan FID, çarpanı anakart çipsetine; bir diğer 4 bit'lik sinyal olan BP_FID ile de işlemci çerkirdeğine çarpan bilgisi gönderiliyor. Dolayısı ile, bilgisayar açıldıktan sonra olacak olayları az çok kestirmek mümkün. Bilgisayar açıldığı anda, BIOS'a çarpan bilgilerini "FID" verirken, işlemci çekirdeğine de BP_FID veriyor. Dolayısı ile, eğer farklı farklı değerler iletilirse, senkronizasyon sorunu olacağından işlemci çalışmayacaktır.
Bir diğer önemli nokta ise, bu sinyallerin işlemci üzerinde bulunan bir kaç köprü ile kontrol ediliyor olması. Bu köprülerden bizim için lazım olan L1 köprüsü. L1 köprüsündeki ayaklıkları birleştirerek, çarpanın kırılmasını ve çarpanın anakart tarafından ayarlanabilir duruma gelmesini sağlıyoruz. Çarpan ayarına imkan tanımayan anakartlarda ise, işlemci bilgileri işlemci çekirdeğinden okunmaya devam ediyor. Peki, bu sinyalleri kontrol eden köprüler neden işlemci içerisine değil de, işlemci dışına konuldu? AMD, bu konuda bir açıklama getiriyor ve eğer bu ayaklıkları işlemci çekirdeği içine alırsak, maliyet çok yükseliyor diyor. Ne kadar doğru bilemeyiz elbette.
Soket-A yapıdaki AMD işlemciler ilk çıktıklarında, çarpan kilitsiz olarak geliyordu. Çarpan kilitsiz olarak gelen Soket-A yapıdaki AMD işlemcimizin üzerindeki L1 köprüsüne bakalım:
Şimdi ise, çarpanı kilitli olarak gelen Soket-A yapıdaki AMD işlemcimize bakalım:
L1 köprüsündeki atkılar, sanırım bir laser ile bir birine temas ettirilmesi engellenmiş. Dolayısı ile, kilidi açmak için bu ayakları tekrar birleştirmek yeterli olacak. Ama nasıl?
L1 Ayaklarını Nasıl Birleştiririm?
Bu işin meraklısı, zaten bizden önce yabancı test sitelerine gidip bu konuyla ilgili yazıları okumuşlardır ve nelerin gerektiğini az çok biliyorlardır. Biz bu ayaklıkları birleştirme metodlarını tartışalım.
Ayaklıkları birleştirmek için, 2-3 metod bulunuyor. Bunlar:
- Lehimleme
- İletken Kalem ile birleştirme
- Kurşun Kalem ile birleştirme
Lehimleme metodunu hemen es geçiyorum. Çünkü uygulaması oldukça zor, tehlikeli ve işlemcinizi garanti dışı bırakan bir olay.
Geriye iki yöntem kalıyor. Elektronikçi arkadaşlar bilirler, bir PCB üzerinde iletken yollarda kopukluk olursa, Conductive Pen (Gümüş tabanlı İletken Kalem) ile bu kopuklukları düzeltebiliyorlardı. Her ne kadar telaffuz etmesi kolay olsa da, ülkemizde çok zor bulabileceğiniz aletlerden. Bir kaç arkadaş, bu kalemlerden gördüğünü söylemişti ama ben halen Türkiye'den gümüş tabanlı iletken yol yapıcı kalem alan birisini görmedim.
Bizim üzerinde duracağımız metod, "Kurşun Kalem" metodu. Bu metodun üzerinde durmamızın sebebi, gereken malzemenin bulunabilmesinin oldukça kolay olması, hata olsa bile düzeltilebilir olması.
Kurşun Kalem Metodu için Gerekli Malzemeler
- 0.5 mm HB uca sahip kalem
- Çok yumuşak silgi (Dağılabilen dilgilerden olması lazım) (Hata olursa)
- Selebant
Kalem ile çizme işine başlamadan önce dikkat etmeniz gereken bir kaç şey var. Kurşun Kalem ile L1 ayaklarını çizerken, ayakların birbirine temas etmemesi gerekiyor:
Olması gereken bu.
Yukarıda, L1 köprülerini doğru şekilde nasıl birleştirilmesi gerektiğini, kendi çizdiğim resim ile gösterdim.
Aşağıda ise, yapılacak muhtemel bir hatanın resmini gösteriyorum:
Olmadı!
Evet, olmadı. Silgi, burada işimize yarıyor. Hata yapmam demeyin. Çünkü bu ayaklılar, görüldüğünden çok daha ufak. Kurşun kalem ile "karalama" işlemini yaparken pür dikkat etmek lazım. Aşağıda, "Kurşun Kalem Metoduyla" başarıyla karalanmış L1 köprüsünü görüyorsunuz.
Kurşun kalem nasıl oluyorda iletken oluyor derseniz, içinde grafit olduğunu söylersek sanırım itirazınız kalmaz.
Bu metodun en kötü tarafı, uzun ömürlü olmayışı. Çünkü,bildiğiniz gibi kurşun kalem ile karaladınız yerler kolayca silinebilir. Yaptığımız işlemin uzun ömürlü olması için, ufak ve ince bir selebant parçasını, L1 köprüsünü üzerine yapıştırın. İşlem bitmiştir.
Olay bu kadar. Eliniz kurşun kalem tutmayı biliyorsa, kilidi kırabilirsiniz demektir. Ama biraz dikkatli olmak lazım.
Overclocking Analizleri
Tabii, çarpan kırmayı anlatarak sizleri yarı yolda bırakmak olmaz. Kendi kullandığım Duron 600 ile yaşadığım overclock deneyimlerini, çıktığım maksimum stabil hızları, overclock ile elde ettiğim performans kazancını ve dikkat edilmesi gerek hususları size aktarmaya çalışayım.
Test Sistemi
- Abit KT7A-RAID (BIOS Ver.: WW)
- Duron 600 (AKBA0032XPBW)
- 128 MB Kingston PC133 SDRAM
- Quantum FireBall AS - 20 GB, 7200 rpm
- Leadtek Geforce2MX
- Samsung 8X DVD (SD-608)
- Elan Vital Bakır Alaşımlı Fan
- Windows2000 SP1
- DirectX 8.0
- Detonator 6.18
- VIA AGP 4.04 AGP Sürücüsü
- Quake 3 Arena
- Winbench 99 Ver. 1.0
- Winstone 99 Ver. 1.3
Kendime Duron 600 işlemci aldıktan sonra, bir arkadaşa da Duron 600 işlemci aldık. Benim işlemci biraz voltaj iteklemesi ile 1 GHz'de sorunsuz çalışırken, arkadaşa aldığımız işlemci ile şu anda 850 MHz'in (8.5x100) üzerine çıkamıyoruz. Fakat ben bu hıza, işlemciyi ilk aldığım gün çıkmadım.
İşlemciyi ilk aldığımda, 900 MHz'de bile stabilite sorunları oluyordu. Ben de bu işlemciyi yaklaşık 1 ay boyunca normal kendi hızında çalıştırdım. Daha sonraki denemelerimde, artık 950 MHz'de bile boot etmeyen işlemci, 1 GHz'de sorunsuz çalışıyordu. İşlemciyi kullandıkça açtık mı ne?
Bu konuda başka bir örnek vereyim. Yine bir arkadaşta, Celeron 500 + Asus P3V4X'den oluşan bir sistem var. Sistemi arkadaşa ilk aldığımız ay, FSB hızını 75 MHz'e bile çıkartamıyoruduk. BIOS ekranında kilitleniyordu sistem. Sistemde hiç bir parça değişikliği yapmadan, bu sistem 1 ay süreyle normal hızına kullanıldı. Sonra bir kaç deneme yapalım dediğimizde, işlemci artık 83 MHz'de çok stabil çalışmaya başladı.
Demek istediğim, biraz saçma gelebilir ama, aldığınız işlemci hemen ilk başta tam potansiyeliyle overclock olmayabilir. 1-2 hafta işlemciyi biraz kullandıktan sonra tekrar deneme yapmakta fayda var diye düşünüyorum.
Her neyse, esas konumuza geçelim: Duron ile Overclock işlemleri. Şunu belirtmeliyim ki, alacağınız Duron 600 işlemci ( eğer bulabilirseniz ), 850 MHz'e kadar sorunsuz. Ondan sonrası, işlemcinin overclock potansiyeline bağlı. Unutmayın, her işlemcinin overclock potansiyeli aynı değil. Yani, ben 32. hafta üretimi olan Duron 600 işlemciyi 1 GHz'de sorunsuz çalıştırabiliyorum ama, her 32. hafta üretimi olan Duron 600 işlemciler veya her Duron 600 işlemci, 1 GHz'de çalışacak diye bir kaide yok. Şans, şans, şans.. Tabii ben konuda biraz şanslıyım. İlk başta, sahip olduğum Celeron 300A işlemcim, 512 MHz 'de (112x4.5); Celeron 366 işlemcim 550 MHz'de (100x5.5) çok uzun süreler sorunsuz çalışmıştı. Daha sonra AMD'ye geçtim işte.
Peki, bu saatten sonra Duron 600 işlemci bulabilecek miyiz? Hayır. Çok zor. Biliyorsunuz, sizlere daha önce AMD'nin Türkiyede ki durumundan bahsettim. Duron 700, Duron 750, Duron 800 işlemcilerini ise bulmanız mümkün. Bu işlemcileri nereden alacağınızı bilmiyorsanız, bana mail atın. Size yardımcı olmaya çalışırım. Peki, bu alacağımız 700 - 750 - 800 MHz hızındaki Duron işlemciler tahmini overclock potansiyelleri ne olur? Bir tablo ile bunu gösterelim:
Sorunsuz olarak çıkabileceğiniz tahmini MHz aralığı
Duron 600
800-1000 MHz
Duron 700
850-1000 MHz
Duron 750
850-1000 MHz
Duron 800
950-1100 MHz
Unutmayın, bunlar tahmini değerler. Yukarıda belirttiğimiz en düşük değerlere zaten çıkarsınız, o sorun olmayacaktır. Fakat belirttiğimiz aralıklarda çalışma şansı, işlemcinin hangi haftada üretildiğine, çıktığı fabrikaya bağlı olarak değişiklik gösteriyor.
Overclock Yaparken Dikkat Edilmesi Gerek Noktalar
Overclock olayına biraz yatkın olanlar, overclock işleminin adım adım yapılması gerektiğini bilir. Overclock işleminde, sadece hızı arttırmak yeterli değil. Hız arttıkça, işlemci daha fazla gerilime ihtiyaç duyacağında, işlemci voltajını arttırmak gerekiyor. Aynı şekilde, anakartın giriş/çıkış voltajını da buna bağlı olarak arttırmak gerekiyor. Mesela, Duron 600 işlemcimi, 750 MHz'e kadar voltaj arttırımı gerektirmeden çıkartabiliyorum. 850 MHz'de ise, normalde 1,6V olan işlemci voltajını, 1,75V'a çekerek stabiliteyi sağlıyorum. Aksi takdirde kilitlenmeler, stabilite bozuklukları baş gösteriyor. Ve yine örnek verecek olursam, Duron 600 işlemcimi, 1 GHz'e yükselttiğimde, stabiliteyi sağlamak için işlemci voltajını 1,85V, I/O Voltaj'ını da 3,4'dan 3,6V'a çıkarmam gerekti.
Overclock yapmadan önce belirlemeniz gereken şeyler şunlar:
- Çarpanını kırdığım işlemcinin çarpanını BIOs'dan mı yoksa anakart üzerinde ki Dip_Switchiler mi ayarlanıyor?
- İşlemci voltajı nereden ayarlanıyor?
Bunları belirledikten sonra işimize koyulabiliriz. Ben de Soket-A yapıda iki tane anakart bulunuyor: FIC AZ11E ve Abit KT7A-RAID.
Her iki anakartta, işlemcinin çarpanını kırdığınız takdirde, işlemci çarpanını ve voltaını değiştirmenize olanak tanıyor. FIC AZ11E, bu işlemleri anakart üzerinde bulunan Dip_Switch'ler ile bu işi yaparken, Abit KT7A-RAID ile bu işlemlerin hepsini BIOS'dan yapıyoruz.
Evet, herşey step-by-step. Mesela, Dip_Switch'ler ile yapacaksak, elimize anakart kitapçığını alarak, voltaja hiç elleşmeden, çarpanı değiştiriyorsunuz. Hemen en yüksek değerlere çıkmayın. İşlemcinin sahip olduğu overclock potansiyelini bilmiyoruz çünkü.
Mesela, Duron 600 'ün normalde 6 olan çarpanını ilk olarak 7.5'e getirerek deneme yapın. Dediğim gibi, ilk başta voltaja elleşmeyin. Baktınız sistem 1-2 saat yoğun kullanımdan sonra stabil, bir üst seviyeye geçin. Çarpanı bu sefer 8x yapın. Baktınız sistem voltaj arttırmasız yine oldukça stabil, bir üst seviyeye geçiyoruz. 8.5X çarpanına geçtik. Sistem açıldı. Windows'a girdi. Fakat, oyunlarda kilitlenme oldu. Bu, biraz voltaj iteklemesinin gerektiğinin göstergesi.
Voltaj iteklemesi gerektiği takdirde, işlemci voltajını hemen en üst seviyeye çıkartmayın. Bunu da adım adım yapacaksınız. Dedik ya, 850 MHz'de voltaj iteklemesine ihtiyacınız oldu, normalde 1.6V olan voltajı 1.7V'a çıkarın. Baktınız sistem stabil oldu, bu seviyede kalsın. Ama yine sorun varsa, bu sefer 1.75V yapın. Stabil olduysa, okeydir.
Sanırım mantaliteyi anladınız. Adım adım yapılmalı herşey. Bu sayede çıkabileceğiniz maksimum hızı en sağlıklı bir şekilde tespit edebilmek mümkün.
İşin En Önemli Kısmı: İşlemci Soğutması
Olayın en can alıcı noktasına geldik. Sadece overclock yapıyoruz diye, iyi bir soğutma edinmemiz gerekmiyor. AMD işlemciler, sahip oldukları transistor sayısından dolayı, rakibi olan Intel işlemcilerden çok daha fazla ısınıyorlar. Örneğin, Duron 600 işlemcisinin ısınma oranı, Intel P-III 733 ile aynı seviyede.
Overclock edenlere bir sonraki paragrafta sesleneceğiz ama şimdi efendi kullanıcılara biraz nasihat verelim. AMD tabanlı bir sistem alacaksanız eğer, kesinlikle işlemci soğutucusuna fazladan 10-15$ vermek gerekiyor. Piyasada bulunan 2-3$'lık fanlar ile AMD işlemcileri soğutmanın mümkün OLMADIĞINI bilmelisiniz.
Overclock yapacak arkadaşlara gelelim. Yukarıda söylediklerimizi sizler için de geçerli. Overclock sever arkadaşların, AMD işlemcileri için seçmesi gereken fanlarda dikkat etmesi gereken nokta, o fan'ın yapıldığı iletken maddenin cinsi ve fanın dönüş hızı. Her maddenin ısı emme miktarı aynı değildir. Piyasada bulabileceğiniz bir çok fan Aliminyum alaşımlı. Fakat, AMD için önerilen fanlar bakır alaşımlı olmalı. Bu şekilde, işlemci çekirdeğindeki ısı tam anlamıyla emilebilecek ve sıcaklık tam anlamıyla absorbe edilebilecektir.
Ülkemizde bakır alaşımlı fan olarak, Çizgi Elektronik'in getirdiği Elan Vital fanlar bulunmakta. Bunun haricinde ülkemizde, AMD işlemciler için önerilen fanların azlığını bir yana bırakırsak, Cooler Master'ın AMD Duron-ThunderBird fanları dikkat çekici. CoolerMAster'ın Türkiyede bulabileceğiniz 6H51 modeli, oldukça etkili bir fan. Tavsiye edebilirim. Ama Elan Vital fan'lar, Bakır alaşımlı olmasının verdiği avantaj ile, daha etkili bir soğutma sağlıyor. Bu saydığım fan modellerinin üzerinde yaklaşık 5000-5500 devir dönen fanlar bulunuyor. Bu da önemli.
Elan Vital Bakır Alaşımlı Fan'ın üstten görünüşü
Elan Vital Bakır Alaşımlı Fan'ın yandan görünüşü
AMD işlemcileriniz için güzel fanları,
http://www.mavibilgisayar.com/ adresinden bulabilirsiniz. MaviBilgisayar'dan, son zamanlarda oldukça ünlü olan ORB türü fanlardan da bulabilmeniz mümkün. Bu fanın incelemesini yakında siteye koymayı düşünüyoruz.
Chrome ORB
Demek istediğim, overclock işine girişmeden önce, mantıklı bir soğutucu almanız gerekiyor. Ben kendi sistemimde, Çizgi Elektronik tarafından sağlanan Elan Vital Bakır Alaşımlı fan'ıkullanıyorum ve size şiddetle tavsiye ederim.
Olay, iyi bir soğutucu edinmekle de bitmiyor. Aldığımız ısı emici+ fan ikilisinin iyi bir soğutma sağlayabilmesi için, çekirdek üzerindeki ısı tam oalrak emilmeli. Fakat, ısı emicilerin alt yüzeyi, çekirdek üzerine tam temas ediyor gibi gözüksede, arada kala boşluklar sayesinde etkin bir soğutma sağlanmıyor. "Isı İletici pasta", "Thermal Gres" diye ifade ettiğimiz bazı katısıvı kıvamındaki pastalar, ısnın tam emilmesinden yardımcı oluyor. Elektronikçilerde bu dediğim maddeyi bulmanız zor olmaz. Ama bu maddenin hangi maddeden yapıldığı önemli. Bizim işimize yarayan iki madde bulunuyor. Silikon ve Gümüş. Gümüş daha iyi iletkendir. Silikon tabanlı olursa da olur.
Isı iletici Pastayı, işlemci çekirdeği boyutunda ve
ince bir tabaka halinde sürmek gerekir.
Soğutma sorununu da hallettik. Şimdi sıra testlerde!
Performans Sonuçları
AMD Duron 600 MHz işlemcimizi, ilk başta normal hızında test ettik. Daha sonra işlemcimizi 800, 850, 900, 950, 980, 1000 MHz gibi değişik hızlara overclock ederek, darklı test programları ile performanslarını ölçtük.
Sizlere daha önce, KT133 çipsetli anakartlar ile çıkılabilecek maksimum stabil FSB hızının 110 MHz olduğundan bahsetmiştim. Benim elimde, KT133 çipsetini geliştirilmiş versiyonu olan KT133A çipsetli anakart olduğu için, FSB hızını 140 MHz'e kadar sorunsuz arttırabildim. Gerekli yorumları zaten performans sonuçlarının arasında yaptığımdan, bu bölümü uzatmak gereksiz.
Winbench99 benchmark programı içinde entegre olarak gelen bir modül olan CPU Mark testi ile, tam sayı performansı ile veri transfer hızını ölçüyor. Bu test, işlemci FSB hızına genelde daha çok bağlı olduğu için, 7,5x133 çarpanları ile çalışan 1 GHz'lik işlemcimizin CPU Mark 99 puanı, 10x100 çarpanı ile çalışan 1 GHz'lik işlemcimizden daha fazla.
Bu testimiz ile, işlemcilerin matematiksel hesaplamalarının performanslarını ölçüyoruz. FSB hızı önemli değil gördüğünüz üzere. Önemli olan işlemcinin kaç MHz'de çalışıyor olması.
Şimdi ise gerçek hayatta nasıl bir performans artışı elde ettiğimize bakalım:
Business Winstone 99 ile, işlemcilerimizi overclock ettiğimizde, günlük hayatta kullandığımız yazılımlar ile performansı ölçüyor. İşlemcini kaç MHz'de çalıştığının yanı sıra FSB hızı, belleklerin çalışma hızı performansa etki eden önemli faktörlerden. Zaten bu da açık olarak gözüküyor.