INTERNET NEDİR? - TEMEL KAVRAMLAR
1. Internet nedir?
Internet, birçok bilgisayar sisteminin birbirine bağlı olduğu, dünya çapında yaygın olan ve sürekli büyüyen bir iletişim ağıdır.
Internet, insanların her geçen gün gittikçe artan "üretilen bilgiyi saklama/paylaşma ve ona kolayca ulaşma" istekleri sonrasında ortaya çıkmış bir teknolojidir. Bu teknoloji yardımıyla pek çok alandaki bilgilere insanlar kolay, ucuz, hızlı ve güvenli bir şekilde erişebilmektedir. İnternet�i bu haliyle bir bilgi denizine, ya da büyükçe bir kütüphaneye benzetebiliriz. Internet�e, bakış açımıza bağlı olarak farklı tanımlamalar da getirebiliriz : Internet,
* 1997 sonu itibarıyla 100,000,000�u aşkın insanın kendi arasında etkileştiği, bilgi değiş-tokuşu yapabildiği ve kendi yazısız kuralları olan büyük bir topluluktur. Bu, internetin sosyal yönüdür.
* Pek çok yararlı bilginin bir tuşa basmak kadar yakın olduğu dev bir kütüphanedir.
* 1997 sonu itibarıyla, 20,000,000�u aşkın bilgisayarın bağlı olduğu çok büyük bir bilgisayar ve iletişim ağıdır.
* Kişilerin değişik konularda fikirlerini serbestçe söyleyebilecekleri ortamlar barındıran bir demokrasi platformudur.
* Evden alış-veriş, bankacılık hizmetleri, radyo-televizyon yayınları, günlük gazete servisleri vb gibi uygulamaları ile aslında internet aynı zamanda bir hayat kolaylaştırıcıdır.
Tüm bu tanımların arakesitinde yer alan ise "Bilgiye Ulaşım ve Onu Paylaşım, sonrasında da elde edilen bilgiyi kullanım" dır.
Sonuç olarak, Internet, önümüzdeki yıllarda üretilecek bilgilerin dolaşım sistemidir. Ticari boyutunun da ortaya çıkmasıyla yaşamla daha çok iç içe geçmeye başlamıştır. Internet farklı bir ortam, farklı bir uzay. Kendi, yazılı olmayan, kuralları olan; kendi toplumu olan bambaşka bir uzay. Klasik yaşama biçimlerini, değer yargılarını değiştiren; hayatımıza yeni kavramlar, yeni uğraşlar getiren birşey. Hayatımızı etkiliyor. Hem de çok fazla bir biçimde.
Internet'in etkilerini görmek ve onu hissetmek sanirim çok daha kolay. Hayatımızda normal şartlarda yaptıklarımızı göz önüne getirelim ve Internet'in bunları nasıl değiştirdiğini; bunlara nasıl yeni anlamlar yüklediğini gözlemleyelim. Belki bazılarımız için daha az (ya da hiç), bazılarımız için daha çok (ya da aşırı çok) etkilenmeler olacaktir. Ancak gerçek olan, önümüzdeki yıllarda (2000'e girerken) Internet olgusu her yönüyle bizimle olacak ve hayatımızda onunla ilintili pek çok sey yapıyor olacağız (Ağ üzerinden alışverişler, uçak/tren rezervasyonları, günlük gazetelere erişim, bilimsel dergileri okumak gibi.)
Lise'de bir Kimya hocamız vardı. 1930'li yillarda okutulan ders kitaplarında Elektriğin nasıl tarif edildiğini bir derste bize şöyle söylemişti :
2. TCP/IP nedir?
"Bilgi Ağı" üzerindeki bilgi iletimi ve paylaşımı bazı kurallar dahilinde yapılmaktadır. Bu kurallara kısaca "internet protokolleri", ya da TCP/IP protokoller ailesi denir. TCP/IP (Transmission Control Protocol/Internet Protocol), bilgisayarlar ile veri iletme/alma birimleri arasında organizasyonu sağlayan, böylece bir yerden diğerine veri iletişimini olanaklı kılan pek çok veri iletişim protokolüne verilen genel addır. Bir başka değişle, TCP/IP protokolleri bilgisayarlar arası veri iletişiminin kurallarını koyar.
Bu protokollere örnek olarak, dosya alma/gönderme protokolü (FTP, File Transfer Protocol), Elektronik posta iletişim protokolü (SMTP Simple Mail Transfer Protocol), TELNET protokolü (Internet üzerindeki başka bir bilgisayarda etkileşimli çalışma için geliştirilen *login* protokolü) verilebilir. Adını sıkça duyduğumuz WWW ortamında birbirine link objelerin iletilmesini sağlayan protokol ise Hyper Text Transfer Protocol (HTTP) olarak adlandırılmaktadır. TCP/IP protokolü aynı zamanda, diğer iletişim ağlarında da kullanilabilir. Özellikle pek çok farklı tipte bilgisayarı veya iş istasyonlarını birbirine bağlayan yerel ağlarda (LAN) kullanımı yaygındır.
3. Internet'e kimler dahildir? Kaç tane bilgisayar Internet'e bağlıdır? Kaç Kişi Internet Kullanıyor?
Bütün dünya üzerinde Internet'e; üniversiteler, araştırma enstitüleri, kamu kuruluşları, pek çok ticari kuruluş vb gibi değişik yerler bağlıdır ve İnternet'e bağlı bilgisayar sayısı 25,000,000 civarında tahmin edilmektedir. (1997 sonundaki durum) Bu sayı her gün süratle artmaktadır. Ortalama Internet kullanıcısı sayısının ise, 100,000,000 'un üzerinde olduğu tahmin edilmektedir (1997 sonlarındaki durum). Internet iletişim ağına bağlı bir bilgisayarın bir tek kullanıcısı olabildiği gibi, birden çok (bazen yüzlerce, binlerce) kullanıcısı da olabilir. Kişisel bilgisayarlar ve evden bağlantılar tek kullanıcılı internet bağlantılarına örnek olarak verilebilirler. Öte yandan, aynı anda birden çok kullanıcının erişebildiği ve kullandığı daha çok "unix" işletim sistemi ile çalışan orta ve büyük boy sistemler de çok kullanıcılı internet bağlantı örnekleridir.
4. Internet ne sunar?
Internet'i bir "iletişim ağı" olarak tanımladıktan ve bu ağ üzerinde bilgi dolaştığını belirttikten sonra, internet'in bu altyapı üzerinde neler sunduğunu tahmin etmek aslında o kadar da güç değil. Bu "iletişim ağı"nın içinde bulunan her hangi iki bilgisayar arasındaki en temel işlem çift yönlü bilgi aktarımıdır. Burada bilgiden kasıt, bilgisayarlardan birinde bulunan bir dosya, bir bilgisayar programı ya da bir mesaj olabilir.
Internet, teknik olarak, TCP/IP protokolü ile desteklenen pek çok servis sunar. Örnek olarak, Internet erişimi olan bir kullanıcı, eğer kendisine yetki verilmişse, Internete bağlı diğer herhangi bir bilgisayardaki bilgilere erişebilir, onları kendi bilgisayarına alabilir, kendi bilgisayarından da Internet erişimi olan başka bir bilgisayara dosya/bilgi gönderebilir. Bu özellik, dosya transfer protokolü olarak bilinir. Benzer şekilde, internet uzerindeki kullanıcılar birbirlerine elektronik posta gönderebilirler. Bu da, posta iletim protokolü olarak bilinir.
Internet, değişik protokoller aracılığı ile, insanlara "bilgiye erişim" olanakları sunar. Yani, internet yardımıyla "her çeşit" bilgiye erişebilirsiniz.
İçerik bakımından, Internetin sundukları bazen insan hayal gücünü zorlayacak boyutlara varmaktadır. Vizyondaki filmlerin kısa tanıtımlarını kolayca evimizdeki ekrana taşıyabilir ya da Amerikan Kongre Kutuphanesi'nde tarama yapabiliriz. Tübitak arşivine bağlanıp Bilim ve Teknik dergilerinin yeni ve eski sayılarını tarayabilir, yazıları okuyabiliriz. Ya da, Hacettepe Üniv.'ne uzanıp o anki Beytepe Kampüsü sıcaklıklarını grafiksel olarak görebiliriz. Başka bir örnek olarak, katılmak istediğimiz bir bilimsel toplantıya bildirimizi Internet üzerinden gönderebiliriz. Örnekleri arttırmak mumkun; Nasa servislerine bağlanıp, son uydu fotoğraflarını tarayabiliriz; ya da Siir arşivlerine bağlanip siirler okuyabiliriz. Son yıllarda geliştirilen World Wide Web (WWW, Web) temelli internet araçları ile bilgiye ulaşım daha da kolaylaşmış ve ulaşılabilecek bilgiler ve sunulan servisler miktar ve çeşit olarak artmışlardır. İnternet'in sundukları; onu kullananların istekleri, hayal güçleri ve gelişen İnternet teknolojisi ile hep çoğalmaktadır.
Internet, bilgiye ulaşmayı kolaylaştırmak için değişik 'bilgi arama/tarama' yöntemleri de sunar. Internet'in sunduklari çok geniştir ve bu kadar bilgi arasında, bilinçsiz bir kullanımla, insan yolunu çok kolay kaybedebilir. Internet'ten alınabilecek servisler, temel kullanımlar vb ile ilgili olarak CSS'nin "Internet Üzerinde Arama/Sorgulama; 'Bazı Başlangıç Noktaları" kısmına bakılabilir.
5. Internet yoluyla alabildiğim bu bilgileri, programları kimler koyar? Bunları alıyorum ama, para ödemem gerekir mi? Freeware, Shareware, Public Domain gibi kavramlar ne anlama gelir?
İnternet ile erişilebilen bazı merkezlerde herkese açık arşivler vardır. Buralarda çok çesitli bilgiler, çok çesitli programlar bulunur. Bu bilgiler bir konferansın kayıt formu olabileceği gibi, piyasadaki bir ürünün tanıtım kılavuzu da olabilir. Bilgi amaçlı dosyalar, daha çok düz yazı formatındadır ve grafik/ses/animasyon vb ile içeriği zenginleştirilmiş olabilir. Bunlar daha çok, bir ürünün tanıtımı, kullanımla ilgili sorunları çözmede kullanıcıya yol gösterecek bazı destek bilgileri vb. dir. Ayrıca, web tabanlı ortamlarda, firma reklamları ve ürün tanıtıcı reklamlara da rastlamaktayız.
Bu tip arşivlerde en çok karşılaşılan dosyalar, çok değişik amaçlar ve değişik bilgisayar ortamları (PC, Mac, Unix vb) için geliştirilmiş binlerce çesit ve yüzlerce giga byte yer tutan bilgisayar programlarıdır (yazılım, software).
Public Domain Yazılımlar : Bu programları yazan kişiler, kendi programlarını herkesin alıp bedava kullanmasına izin verirler. Ancak, bazı durumlarda bu bedava kullanım kısıtlandırılır. Public Domain yazılımlarda asağıdaki hususlar göz onüne alınmalı:
* tamamı değistirilmeden üçüncü kişilere kopyalanmalı,
* eğer sozkonusu eser bir başka yerde kullanılacaksa (örneğin bir başka eserde bundan yararlanılacaksa) yazarlarına bildirilmeli,
* herhangi bir şekilde eserin dağıtimından dağıtim medyası masrafindan fazla masraf alınmamalı (BBS'ler için)
Bunun en iyi örneklerinden biri GPL (GNU Public License)'dir.
Freeware (Bedava) Yazılımlar : Freeware yazılımlar limitsiz bir şekilde bunları alan kişiler tarafından kullanilabilir. Bu yazılımlar, parayla üçüncü kişilere satılmamalıdır. (Sözgelimi, su an okuyor olduğunuz dökuman freeware'dir.) Böyle bir yazılım kullanıyorsanız ve işinize yarıyorsa, yazarına bir e-mail ile teşekkur edin. Inanin çok hoşuna gidecektir. Böylece, onu, başka freeware programlar yazma konusunda ve aynı programın yeni sürümlerini hazırlama konusunda teşvik etmiş olursunuz.
Shareware Yazılımlar : Shareware yazılımlarda ise 'kullan, eğer beğenirsen bana belli bir miktar para gönder' felsefesi geçerlidir. Bu miktar genellikle 10-20 ABD doları mertebesindedir. Shareware yazılımlar kaynak kodları ile birlikte dağıtılmayabilirler. Programı alan kişi, belirli bir süre (1 ay gibi) kullanır, eğer kullanmaya devam ederse bu parayı gönderir. Ancak, burada zorlayıcı bir mekanizma yoktur. Yine programı kullanırsınız ama para ödemezsiniz. Bazı durumlarda, kullandığımız shareware program, süresi dolunca çalışmaz. Çoğunluk böyle programlara para ödememektedir; ancak, 'Shareware' felsefesi her geçen gün daha fazla yerleşmektedir. Bir shareware yazılıma 10-20 dolar ödediğinizde aslinda pek çok şey kazanırsınız. Bunlar:
* Para ödenmeden kullanımda programın bazı kısımları çalışmaz ya da çok kısıtlı çalışır. Bunun önüne geçmiş olursunuz.
* Programın ilk çalıştırılışında ve daha sonra belirli aralıklarla ekrana gelen ve programın satın alınmadan (Unregistered) kullanıldığını belirten can sıkıcı mesajlardan kurtulursunuz.
* Programın bundan sonraki tam fonksiyonlu yeni sürümlerini uzun bir sure bedavaya alabilirsiniz.
* Programla ilgili çok iyi bir dökümantasyona ve yardım ortamına sahip olursunuz.
* Belki de en onemlisi, programı yazan kişiye emeğinin karşılığını ödeyerek onu bir anlamda programı geliştirmesi ve yeni ürunler ortaya çıkarması konusunda teşvik etmiş olursunuz.
Eğer ödeme imkanınız varsa, sürekli kullandığınız 'shareware' programlar için bu az miktardaki paraları ödemek programları daha verimli kullanmanız açısından çok önemlidir.
Tryware Yazılımlar : Bazı ticari şirketlerin, yeni geliştirdikleri yazılımların sınırlanmış sürümleridir ve tanıtım amacıyla konurlar.
Poscardware Yazılımlar : Bütün bunların yanında, bir de 'poscardware' yazılımlar vardır. Bu yazılımları geliştirenlerin kullanıcılardan tek beklentisi güzel bir kartpostaldır. Eger günün birinde 'poscardware' bir yazılım kullanırsanız, hemen bu programı yazan kişiye bir kartpostal gonderin!!!
Patch Yazılımlar : Mevcut bir yazılımın (ticari ya da public domain) bazı hatalarını düzeltmek, ve programı güncellemek amacıyla, ilgili firmaların (ya da kişilerin) çıkardıkları "yama" programlar. Bu tip programlar, Internet üzerinde sıkça dağıtılır.
6. Internet'e erişim nasıl olur?
Pek çok Internet kullanıcısı, Internet'e, çalıştıkları kurum ya da bulundukları üniversiteler üzerinden erişirler. Evden olan bağlantılar da, Internet bağlantısı olan bir eğitim kurumu, ticari kuruluş ya da, ticari olarak İnternet hizmeti veren kuruluşlar üzerinden olur. (Kişisel internet bağlantıları için bu CSS'nin Internete Kisisel Bağlanti kısmına bakınız.)
7. Internet adresi nedir? Domain ismi ve IP numarası ne demektir?
İnternet'e bağlı her bilgisayarın kendine özgü bir adresi vardır. Domain Name System (DNS) olarak adlandırılan hiyerarşik bir isimlendirme sistemi ile (Internet adresi), internete bağlı bilgisayarlara ve bilgisayar sistemlerine isimler verilir. DNS de, bir TCP/IP servis protokoludur. DNS, 'host' olarak adlandırılan internete bağlı tüm birimlerin yerel olarak bir ağaç yapısı içinde gruplandırılmasını sağlar. Bu şekilde, bütün adreslerin her yerde tanımlı olmasına gerek kalmaz. Örnek olarak, itu.edu.tr altında, ehb.itu.edu.tr, onun altında da, titan.ehb.itu.edu.tr vb seklinde dallanmış bir çok adres olabilir.
Her bir internet adresine 4 haneli bir numara karşılık gelir. a.b.c.d seklindeki bu numaralara IP (Internet Protocol) numaraları denir. burada, a,b,c ve d 0-255 arasında değişen bir tam sayıdır. (32 bit adresleme sistemi). Örnek olarak titan.ehb.itu.edu.tr için bu numara 160.75.27.250 'dir.
Her internet adresinin ilk kısmı bulunduğu domain'in network adresini, son kısmı ise makinanın (host) numarasını verecek şekilde ikiye bölünür. Bir bilgisayar ağında bulunan makinaların miktarına göre makina numarası için ayrılan kısmın daha büyük veya daha küçük olması gerekebilir. Değişik ihtiyaçlara cevap verebilmesi açısından IP adresleri asağıdaki şekilde gruplanmıştır.
* Class A network adresleri 1.0.0.0 adresinden 127.0.0.0 a kadar olan aralığı kaplarlar. Her networkte kabaca 1.6 Milyon makina bulunabilir
* Class B network adresleri 128.0.0.0 adresinden 191.255.0.0 adresine kadar olan aralıktadır: 16065 network adresi ve her networkte kabaca 65500 makina bulunabilir
* Class C network adresleri 192.0.0.0 adresinden 223.255.255.0 adresine kadar olan aralıktadır. Herbiri 254 makinadan oluşan yaklasik 2 milyon network adresi barındırır.
* Class D 224 ve 254 arasında kalan adresler herhangi bir newtwork tanımlamazlar, ileri kullanımlar için rezerve edilmişlerdir.
Bu domain adreslerinin dağıtımı NIC (Network Information Center) tarafından yapılır, daha sonra her domain sahip olduğu adresi kendi ihtiyaçlarına gore parçalayarak dağıtabilir. (Son zamanlarda,sınırlı sayıdaki internet adres uzayının bitebileceği düşüncesi ile, yeni bir adresleme stratejisine doğru da gidilmektedir. önümüzdeki yıllarda, yeni tip IP adreslerinin (128 bit) ortaya çıkacağını bekleyebiliriz.)
Bu IP numaralarına (domain adreslerine) karşılık düşen bir makina ismi de bulunur. Bu sayede makinaların isimleri daha kolay akılda kalır. Her domain'de o domaine ait IP numaraları ile bu isimler arasında geçişi sağlayan bir servis (Domain Name Service) bulunur. Bu servis aynı zamanda diğer domain'lere ait isimleri ilgili DNS'lere sorarak öğrenir.
Örneğimize geri dönecek olursak. Istanbul Teknik Universitesi bir Class B network numarasına sahiptir. (160.75.0.0) .itu.edu.tr domaininde bulunan tum IP numaraları 160.75. ile başlar. Bilgi Işlem Merkezi bu numarayı yerel ağlara dağıtmıştır. Elektronik-Haberleşme Bölümü domain'i ne (160.75.27.0) numarası verilmiştir. burası da ehb.itu.edu.tr olarak tanımlanmıştır. Bu network içerisinde yer alan makinaların hepsi 160.75.27. numarası ile başlar, söz gelimi bu network'de yer alan titan ismi verilen makinenin IP numarası 160.75.27.250 --> titan.ehb.itu.edu.tr şeklindedir.
Dikkat edilirse bir host numarası 1 den 254 e kadar 254 farklı değer alabilir. Zira 0 ve 255 bu numaralandırmada özel anlamlar içerirler. 0, network'u tanımlarken 255 de o network'teki tum hostları tanımlar.
127.0.0.1 adresi ve 127.0.0.0 Network'u test ve geliştirme için kullanılır. 127.0.0.1 adresi her makinanın kendisini tanımlar buraya gonderilen her şey, sanki bir başka network'ten geliyormuş gibi makinanıza geri dönecektir. Bu sayede herhangi bir network bağlantısı olmadan bazı denemeler yapılarak network yazılımları geliştirilebilir.
DNS, ayrıca, İnternet adresini nümerik adrese çevirir. Domain'ler hiyerarşik DNS adresleme sistemi içindeki farklı yapıları temsil ederler. Her domain kendi içinde bağımsız bir topluluktur. Doğal olarak, herkes kafasına göre gelişi güzel internet domain ismi ve IP numarası alamaz. Network Information Center (NIC)'e bunun için başvurmak gerekir. Aksi taktirde karmaşayı siz düşünun!!!
8. Internet üzerinde istediğimiz bilgiler nasıl yerlerine ulaşıyorlar ?
Internet'e bağlı her network şu veya bu şekilde kendisine bağlantı sağlayan bir servis sunucusuna veya kuruma bağlıdır. Bu birleşme yerlerinde birden çok bağlantısı bulunan router'lar bulunur. Bu düğüm noktalarında düğümün belirli kollarında hangi networklerin bulunduğuna dair bilgiler (ya routerlar arası haberleşme protokollerinden ya da sabit tanımlamalardan) yer alır. Bu tanımlara ek olarak bir de default route tanımı bulunur, düğümde tanımlı bulunmayan adresler oraya yönlendirilir.
Tüm haberleşme ortalama olarak 100 ila 1000 Byte arasında yer alan bilgi paketleri şeklinde gerçekleşir. Her paketin başında nereden gönderildiği (IP adresi) ve nereye gönderildiği yer alır. Pakedin içeriği kullanılan haberleşmeye göre büyük farklılıklar gösterir. Bu sayede, örnek olarak bir mail, üzerinde adres bulunan küçük paketler halinde düğümden duğüme atlayarak geçer.
Bu yapı çerçevesinde, "bilgiyi isteyen" (istemci) ve "bilgiyi gönderen" (sunucu) iki ana noktadan bahsedebiliriz.
İstemci (bilgiyi isteyen) bilgisayar, bu isteğini protokollerde belirtilen bazı kurallar dahilinde istediği bilginin olduğu bilgisayara (Sunucu) bildirir. Bu iki bilgisayar arasında bilginin geçtiği/yönlendirildiği başka bilgisayarlar da vardır.
9. Internet adreslerinde görülen kısaltmalar ne anlama gelir?
Internet'e bağlı kuruluşlar değişik gruplara ayrılabilir ve bir kuruluşun domain adresi, o kuruluş hangi gruba dahilse ilgili kısaltmayı bazı istisnalar dışında mutlaka içerir. Ayrıca, ülkelerin 2 harfli tanitim kodları da (Amerika Birlesik Devletleri ve Kanada çıkışlı adreslerin çoğu ve geniş bir kitleye servis sunan bazı birimler dışında) adresin sonuna eklenir. Internet adresi, eğer özel amaçlı bir servise (ftp, gopher, www gibi) aitse, genellikle, bu durum, adresin başında kullanılan bir kısaltmayla verilir. Asağıdaki liste, adreslerde kullanılan bazı kısaltmaları ve ne anlama geldiklerini göstermektedir:
Bazı ülke kısaltmaları : tr:Türkiye, jp:Japonya, uk:Ingiltere, it:İtalya, ch:Isviçre, ca:Kanada, ru:Rusya, id:Endonezya, nl:Hollanda, de:Almanya, fr:Fransa, il:İsrail, no:Norveç, se:İsveç, fi:Finlandiya, gr:Yunanistan, hr:Hırvatistan, yu:Yeni Yugoslavya, br:Brezilya, bg:Bulgaristan
Örnek domain adresleri : hokudai.ac.jp (jp=Japonya), bilkent.edu.tr (tr=Turkiye), oak.oakland.edu, servis.net.tr,
www.microsoft.com, ftp.netscape.com, tubitak.gov.tr, garbo.uwasa.fi (fi=Finlandiya,
www.nato.int (Nato).
Genel olarak bu sınıflamaya uyulsa da, bazi domain adlarında daha farklı sözcük grupları da olabilir ( rl.ac.uk (uk=Ingiltere), www2.itu.edu.tr gibi). Özellikle .com domain-lerindeki sıkışmadan dolayı, yeni global domain adları oluşturma çalışmaları 1997 ortalarında tamamlanmıştır.
10. Internet'e bağlı tüm bilgisayarların listesini nasıl alabilirim?
Internet adres koleksiyonu yapıyorsunuz sanırım.
Milyonlarca adresten bahsediyoruz. Bunları listelemek ve almak mümkün değile yakın birşey. Ancak, bir takım konularda bünyesinde bilgiler, programlar barındıran popüler servislerin gruplanmış FTP/Web/Gopher adreslerini almak mümkündür. Bunun için, CSS'nin Temel Internet Servisleri kısmına bakmanız gerekiyor.
11. Internet Mühendisliği nedir?
'Internet Mühendisi de olur mu canım?' demeyin sakın cünkü, bir kavramdan günümüzde sıkça soz ediliyor. `Internet Engineering Task Force' grubu epeydir çalışıyor. Internet'in sağlıklı çalışması için gerekli tasarımların yapılmasına `Internet Engineering' diyebiliriz. Internet servis geliştiricileri ve Internet Servis Hizmeti üreten, protokol geliştiren kişilere Internet Mühendisi deniyor. Bununla Internet servislerinden sorumlu bilgisayar mühendisini kastetmiyoruz. Üniversitelerimizde Internet Mühendisliği bölümleri de açılırsa hiç şaşırmayın!!!!
12. Internet Ne Kadar Güvenli?
Internet'in, şu an için, çok fazla güvenli olduğu söylenemez. Nadiren de olsa, kişisel iletiler (e-posta, e-mail) kötü amaçlı, profesyonel kişiler tarafından illegal yollarla ele geçirilebilir. Özellikle ticari kuruluşların Internet'i kullanmaya başlamaları ile birlikte, Internet'te güvenlik probleminin çözümü için ciddi çalışmalar yapıldı.Web üzerinden iletilen her türlü bilginin, yeni şifreleme teknikleri ve çok yüksek hızlı hatlar sayesinde yeterince güvende olduğunu söyleyebiliriz. Ancak, yine de, kullanıcı şifreleri, banka kredi kart numaraları ve benzeri gibi gizlilik içeren bilgileri net üzerinde serbestçe göndermeyin (e-mail ile, güvenlik kilidi olmayan Web listeleyicileri ile vb.)
13. Internette Bilgiler Hangi Hızlarla İletilir? Band Genişliği Nedir? Doluluk Oranı Nedir?
Band genişliği, bir iletişim ortamının taşıyabileceği bilgi miktarını gösteren bir ölçüdür. Söz gelimi, ses iletimi için band genişliği, iletilebilen en yüksek ve en düşük frekanslar arasındaki farktır (Hertz). Bilgisayarlar arası haberleşme için de benzer şekilde, band genişliği, saniyede iletilen bit sayısı ile verilir.
Internet'teki bilgi iletim hızları çeşitlilik gösterir. Bilgisayarları ve değişik ağları birbirine bağlayan hatlar, kablo (çoğunlukla fiber optik), uydu ya da radyo link (yakın birimler için) bağlantılı olabilir. Internette hat hızı, saniyede iletilen "bit" sayısı ile (bps, bit/san) ölçülür. Söz gelimi, 64 kilobit/saniye hızındaki bir hat saniyede 64kbit=65556 bit iletebilir. Bu da, ideal şartlarda, yaklaşık 8 kilobyte/saniye hızına denk gelmektedir. Söz gelimi, böyle bir hat ile, tam kapasite kullanımında, 1 Megabyte'lık bir dosya yaklaşık 2 dakikada iletilecektir. Bir birimin, bağlantılarında kullanabileceği en fazla hıza "Band Genişliği" denir. 64kbit/saniye bant genişliği olan bir hattı aynı anda 10 birime kullandırırsak, buna göre hızımız, en fazla hızın ortalama %10'una kadar düşer.
Günümüzde bağlantı hızları 9.6kbit/saniyelerden (modem bağlantısı) 100Megabit/saniyelere kadar geniş bir aralıkta değişmektedir. Yurt dışındaki bağlantılarda, tipik hızlar, yaklaşık 5-10 Megabit/saniyeler mertebesinde iken, bu oran ülkemiz için, 64Kbit/san-2Mbit/saniyeler mertebesindedir.
Bir hattın bant genişliğinin ne kadarının kullanıldığı, o hattın doluluk oranını verir. Eğer 64kbit/san lik bir hat, 1 saat boyunca, %100 çalışırsa; 3600*64kbit 'lik veri aktarımı yapması gerekir. Gerçekte ne kadar veri aktardığını bulup bu iki sayıyı birbirine oranlarsak, hattın, o saat için doluluk oranını bulmuş oluruz. Bunu 1 ay boyunca yaparsak, hattın 1 ay boyunca ortalama % kaç doluluk oranı ile çalıştığını tespit edebiliriz. Doluluk oranı ne kadar fazlaysa, o hattı kullananların veri aktarımları da o kadar yavaşlar.
14. ISDN Nedir?
ISDN (Integrated Services Digital Network), özellikle normal telefon hatları (ve diğer bazı ortamlar) üzerinden daha yüksek hızlı entegre ses (analog) ve veri (dijital) aktarılmasını sağlayan bir dizi iletişim protokolüne verilen addır. ISDN'de, her iki uçta da, modemin dışında, bazı özel adaptörler kullanmak gerekir. Bu şekilde, 64kbps ve 128 kbps gibi hızlara (normal hatlar üzerinden) çıkmak münkün olmaktadır.
ISDN'de iki temel seviye hızı vardır : (1) Basic Rate (2) Primary Rate. Her iki seviyede de, iki farklı tip kanal bulunur : B (bearer) kanalları (sayıları birden çok olabilir) ve D (delta) kanalı (1 tane). B kanalları, her türlü ses, veri vb taşırlar. D kanalı ise iletişimde kullanılacak kontrol ve yönlendirme bilgilerini taşır. "Basic Rate" seviyesi daha çok evden kişisel kullanımlar ve küçük şirketlerin kullanımları için tasarlanmıştır ve iki tane 64Kbps B kanalı ile 1 tane 16Kbps D kanalı içerir. Ulaşılabilecek en yüksek hız 128 Kbps olmaktadır. "Primary Rate" seviyesi ise, daha yoğun kullanımlar için tasarlanmıştır ve 23 tane 64Kbps B kanalı (Avrupa için 30 tane) ve 1 tane 64Kbps D kanalı içerir. Ulaşılabilecek en yüksek hız ise yaklaşık 7 Mbps e kadar çıkar.
Yeni geliştirilen BISDN (Broadband ISDN) teknolojisi ise, Frame Relay'a bir alternatif olarak düşünülebilir. ISDN kullanımı (özellikle evden kişisel bağlantılarda) önümüzdeki yıllarda çok daha fazla yaygınlaşacağa benzer.
15. Frame Relay Nedir?
Frame Relay, verilerin çük yüksek hızlarda dijital netwok-ler üzerinden iletilmesini sağlayan bir teknolojidir. Veriler, "Frame" olarak adlandırılan paketler halinde iletilir. Frame Relay, veri aktarımı süresince, kesintisiz ve sadece o verinin iletileceği (dedicated) bağlantılar üzerinden yapılır. Bu yüzden, ses ve normal data iletişiminde pek uygun olmadığını söyleyebiliriz. Frame Relay'de, iletilen paketler için "iletim sırasında herhangi bir anda" hata kontrolü yapılmaz. Verinin iletileceği nokta hata kontrolünden sorumludur. Bunu sonucunda, paket iletim hızları çok yüksektir ve yaklaşık 1.5-2MBit/saniye mertebelerine çıkabilir.
16. ATM Nedir?
ATM (asynchronous transfer mode), bir paket anahtarlama teknolojisidir. ATM, verileri byte büyüklüğünde hücrelere (cell) ayırır ve aynı anda 53 hücrelik paketler halinde iletir. ATM, daha çok donanım tabanlıdır ve yüksek veri işleme/iletme hızları elde edilebilir. En çok kullanılan standart hızlar, 155 Mbps ve 622Mbps dir. 10Gbps hızlara kadar da çıkılmıştır (1996 sonu itibarıyla). ATM, BISDN protokolünün de en temel elemanıdır.
17. Internet dışında başka yaygın kullanılan ağlar da var mı?
Evet var. Bunlardan en yaygın kullanılanları UUCP ve BITNET'tir. Bunların dışında da firma temelli (Decnet. Ibmnet) gibi, görev temelli, yerel vb. binlerce ağ vardır.
UUCP ağı, UUCP (Unix-to-Unix Copy Program) protokolü ile haberleşen sistemleri bünyesinde bulundurur. Bu protokolde, iki sistem belirli aralıklarla (polling) biribirlerine bağlanır ve bu iki sistemden herhangi biri üzerinde birtakım planlı programlar çalıştırırlar (mail aktarımı, dosya aktarımı, kısaca bir sistemden diğerine kopyalama). USENET News, ve Mail aktarımı dışında `tip' gibi programlarla uzaktaki makina uzerinde calışma olanağı vardır.
BITNET (Because It's Time Network) ise, birbirlerine NJE protokolü ile bağlı sistemlerden oluşur. BITNET esas olarak ağac (tree) şeklinde bir yapıya sahiptir, statik bir yönlendirme vardır. Mail, sınırlı şekilde FTP ve Telnet (VTAM) desteği vardır. Mail, bir `depola ve ilet' mantığı ile bir düğümden komşusuna gider, oradan bir öteye gider. Hatlar kesildiği zaman, ya da makina yüklü olduğu zaman yolda bir yerde bekler. Internet ile diğer ağlar arasındaki ileti trafiği için geçiş görevi yapan merkezlere "internet gateway" denir. Turkiye'deki "Bitnet-Internet gateway" Ege Üniversitesi (TREARN, vm.ege.edu.tr) dir (1997 başı itibarıyla).
18. Elektronik Para (e-para, e-cash, sanal para) Nedir?
e-para, tam olarak, kullandığınız bilgisayarın sabit diskinde sizin adınıza bulunan, ve internet üzerinde yaptığınız alışverişlerde harcayabileceğiniz paradır. Siz harcama yaptıkça, harcadığınız miktar toplamdan düşülür. e-para kullanımı pek yaygın değildir. Ancak, gelecekte sık kullanacağımız bir araç olabilir. Aşağıdaki satırlar bazılarımıza şu an bir fantazi gibi gelebilir.
Temel olarak, gidip, e-para servisi veren bir bankadan, kredi kartımızla ya da peşin ödemeyle, bir miktar e-para alıyoruz. Daha sonra, banka bu miktarı bizim bilgisayarımıza transfer ediyor.Internet üzerinde bir alışveriş yaptığımızda da, eğer burada e-para geçiyorsa, sipariş formunda e-para ile ödeme yapılacağını belirtiyoruz. Miktar otomatik olarak bilgisayarımızdaki miktardan düşülüyor. Bütün bu işlemler, e-para servisi veren bankamızdan da kontrol ediliyor. Bazı uygulamalarda, e-para ödemesi doğrudan bankadan yapılıyor. Bu durumda, size bir e-posta mesajı ile, ilgili siparişi alıp almayacağınız soruluyor. Böylece, alışverişlerde, fiziksel olarak alışageldiğimiz "para dolaşımı" ortadan kalkıyor.
1997 itibarıyla, 3 tane e-para sistemi var : Digital Cash (http://www.digicash.com), Cyber Cash (http:www.cybercash.com) ve First Virtual (http://www.fv.com). Ilgili yerlere web listeleyicinizle bağlanıp daha ayrıntılı bilgiler alabilirsiniz. Tüm dünyada, e-para kabul eden banka sayısı ise şu anda 4. (3 ABD'de, 1 Almanya'da) -Ağustos 1997 itibarıyla.
19. Intranet Nedir?
Intranet, sadece belirli bir kuruluş içindeki bilgisayarları, yerel ağları (LAN) ve geniş alan ağlarını (WAN) birbirine bağlayan, çoğunlukla TCP/IP tabanlı bir ağdır. Yani, küçük Internet!, Internet'in daha özel bir hali. Intranet'ler gateway'ler ile diğer networklere bağlanabilir. Temel oluşturulma amaçları, kuruluş bünyesinde bilgileri ve bilgi işlem kapasitesini paylaşmaktır. Intranet'ler, şirket(ler) içi tele-konferans uygulamalarında ve farklı birimlerdeki kişilerin biraraya gelebildiği iş gruplarının oluşturulmasında da kullanılırlar.
Intranet'ler üzerinden HTTP, FTP vb gibi pek çok protokol uygulamaları çalıştırılabilir. Günümüzde, Intranet'ler içinde, Web erişimi ile kaynakların kullanımı oldukça yaygındır.
Bazı şirketlerdeki intranet'lerden, "Firewall" sistemleri üzerinden (bazı emniyet tedbirleri ile), Internet çıkışı da yapılmaktadır. Bu sayede, her iki yönde de ileti trafiği kontrol edilebilmekte ve güvenlik sağlanmaktadır.
20. Firewall (Güvenlik Sistemleri) Nedir?
Firewall (Internet Güvenlik Sistemi), internet üzerinden bağlanan kişilerin, bir sisteme girişini kısıtlayan/yasaklayan ve genellikle bir internet gateway servisi (ana internet bağlantısını sağlayan servis) olarak çalışan bir bilgisayar ve üzerindeki yazılıma verilen genel addır.
Firewall sistemleri, bu engelleme işini, sadece daha önceden kendisinde tanımlanmış bazı domainlere erişim yetkisi (telnet,ftp, http vb) vererek yaparlar. Günümüzde, Internet Servisi veren makinalar oldukça sofistike Firewall sistemleri ile donanmıştırlar.
21. Proxy Servisleri Nedir?
Proxy servisi, internet üzerindeki yerel bir ağ (ya da internete bağlı bir bilgisayar) ile, dış dünya arasındaki ilişkiyi sağlayan bir yardımcı geçiş (gateway) sistemidir. İki amaç için kullanılabilirler :
1. Bir proxy servisi (sunucusu), sizin adınıza (proxy'nin kelime anlamı VEKİL'dir) sizden aldığı "internet'ten bilgi alma" isteklerini yürütür ve sonucu yine size iletir. Ancak, aynı anda, bu bilgilerin bir kopyası da (cache),bu proxy sunucusu üzerinde tutulur ve bir dahaki erişimde kullanıcının istediği bilgiler doğrudan ilgili siteden değil de, proxy servisinden gelir; dolayısıyla, iletişim daha hızlı olur. Internet'e erişim için mutlaka bir proxy servisine ihtiyaç yoktur, ancak, size en yakın bir servis noktasındaki proxy servisini kullanmanız, internet erişiminizi birhayli hızlandıracaktır. Özellikle evinizden modemle internete erişiyorsanız, proxy servislerini kullanmanız performansınızı arttırır. Çünkü, istediğiniz bilgileri, dış bağlantı hızı daha fazla olan proxy bilgisayarı sizin adınıza alır, siz de kişisel bağlantınızla bu bilgilere daha hızlı erişmiş olursunuz.
2. Firewall-güvenlik sistemlerinin kullanıldığı yerlerde, kullanıcıları çıkışları tek bir makine üzerinden olabilir. Bu durumda proxy servis makinesi sadece bir aracı olarak çalışır.
Proxy servisi kullanmanın avantajı çoktur. Herhangi bir siteden istediğiniz bir bilgi (web sayfası, ftp dökumanı vb) eğer kullandığınız proxy servisinde henüz depolanmamışsa, bu bilginin olduğu siteden alınır ve size iletilir. Ancak, daha sonra başka bir kullanıcı (ya da siz) aynı dökümanı/bilgiyi istediğinizde, ilgili döküman/bilgi proxy servisinde depolandığı (cache) için, doğrudan oradan size iletilir ve erişiminiz de çok daha hızlı olur.
Proxy servisleri, uluslararası internet bağlantılarındaki yoğunluğu azaltmak, erişimleri hızlandırmak ve ağı daha etkin kullanmak için çok yararlı araçlardır.
En popüler proxy servisleri, Web (http), FTP, Gopher ve Wais internet araçları için tanımlıdır. Web için proxy tanımlaması ve kullanımı 6. Bölüm'de kısaca anlatılmıştır.
Türkiye'deki bazı Proxy servisleri ve (Temmuz 1997 itibarıyla) ilgili port numaraları şunlardır :
* Turnet Ankara :
http://proxy1.turnet.net.tr:8080
* Turnet İstanbul :
http://proxy2.turnet.net.tr:8080
* Turnet İzmir :
http://proxy3.turnet.net.tr:8080
* ODTÜ :
http://www-proxy-for-tr.metu.edu.tr:5580
* Ege Üniv. :
http://proxy.ege.edu.tr:8080
* İTÜ :
http://proxy.itu.edu.tr:8080
Istanbul'daki Turnet'e bağlı servis sağlayıcılarından hizmet alanların Turnet Istanbul, Ankara Turnet üzerinden çıkan Internet Servis sağlayılarından hizmet alanların Turnet Ankara; İzmir' bölgesindeki Turnet'e bağlı İnternet Servis Sağlayıcılarından hizmet alanların Turnet İzmir Proxy servislerini kullanmaları en iyi performansı verecektir. Ulusal Akademik Ağ kullanıcıları ise, kendi durumlarına göre, ODTÜ ve Ege servislerini kullanmalıdırlar.
Yukarıdakilerin dışında, birçok kuruluşun kendi özel proxy servisleri vardır. Size enyakın proxy servisini kullanmanız çoğunlukla en iyi sonucu verir. Bu yüzden, intrenet servisini aldığınız yerin proxy servisini öğrenin ve kullanmaya çalışın. Önemli proxy servislerin bir zincir oluşturarak ortak kullanımına yönelik çalışmalar yapılmaktadır.
22. İnternet üzerinden faks gönderebilir miyim?
Gönderebilirsiniz. Bir kısmı bedava, bir kısmı ise ticari çalışan bir çok servis, bilgisayarınızda hazırladığınız bir dökümanı, bazı geçiş noktası bilgisayarlar (faks servisleri) üzerinden istediğiniz kişiye iletebilir. Bu servislerin en eskisi ve en çok kullanılanlarından birisi TPC INT'dir.
http://www.tpc.int adresinden gerekli bilgilere ulaşılabilir.
23. Internet Society (Internet Grubu) Nedir?
Internet Society (IS), 1992'de kurulan ve amacı internet ile ilgili gelişimler, yeni çalışmalar için bir nevi yol göstericilik olan, kar amacı gütmeyen (non-profit) bir kuruluştur. IS, Internet ile ilgili teknik çalışmaları yönlendiren ve denetleyen Internet Architecture Board (IAB)'un çalışmalarını destekler. IAB'nin aktivitelerinden bir diğeri de, TCP/IP konusunda çalışmalar yapan Internet Engineering Task Force (IETF) tır. IAB'nin diğer aktiviteleri arasında, Ağ Teknolojileri ile ilgili çalışmalar yapan Internet Research Task Force; IP adreslerinin verilmesi ile ilgili çalışmalar yapan Internet Assigned Numbers Authority; ve DNS ile ilgili konularda çalışan Internet Registary grubu gösterilebilir.
Internet Society web adresi :
http://www.isoc.org . Buradan ilgili bütün linklere ulaşılabilir.
24. Internet Kullanım Etiği
Ağ üzerindeki her kullanicının, servisleri, sistemleri kullanmaları konusundaki sorumluluklarını farketmeleri önemlidir. Kullanıcı, ağdaki her servise ulaştığında yaptığı hareketlerden sorumlu olmak zorundadır.
"Internet" ya da kısaca "Net" , tek bir ağ değildir, hatta bir birinde ayrı protokollere, yapılara sahip binlerce irili ufaklı ağların toplamıdır. Internet'teki bilgi akışı, bir çok değisik ağ'dan gelip geçmekte, ulasacağı yere öylece varmaktadır. Bu yüzden, her kullanıcının, kendi bölgesindeki ağ yukünü dengede tutması gerekmektedir.
Bir ağ kullacısı olarak, başka bilgisayar ağlarına ulasmanıza izin verilmiş olabilir. Her ağın kendine ait sorumlulukları, kuralları ve yasakları vardır, Ağ üzerindeki izin verilmiş işlemler, bu ağdaki sorumlular tarafindan her zaman izlenebilecek sekilde tasarlanmıştır. Fakat, bir yerde izin verilen bir hareket , başka bir ağda yasaklanmış olabilir. Bu kuralları bilmek ve bunlara uymak, kullanıcının sorumluluğundadır. Sunu unutmayın ki, izin verilen hareketleri kötü yönde de "YAPABİLİRSİNİZ" , ama yapmanız gerekmez.
Ağ'ın, özellikle Internet'in kullanımı, bir ayrıcalıktır, bir "hak" değildir. Bu ayrıcalık, istenildiği zaman, kötüye kullanım ya da başka sebeplerle, elinizden alınabilir. Bu kötüye kullanım, bir sistemdeki gizli bilgileri hileli yollarla almak, kötü, anlaşılmaz mesajlarla diğerlerini rahatsız etmek, sistemin kaynaklarını kullanıp sistemi yavaşlatmak, ardarda mesajlar postalayarak başkalarının e-posta kutularını doldurmak, ağ üzerinde yasalarla belirlenmiş kuralların dışına çıkmak vs vs olarak sayılabilir.
Bulunduğunuz ağ'ın durumuna gore, disiplin cezasından işten çıkarilmaya; hesabınızın silinmesinden hapse kadar cezalara carptırılabilırsiniz.
Bilgisayar Ahlakı Üzerine 10 Altın Kural
1. Kesinlikle, bilgisayarı, başkalarina zarar vermekte kullanmayın.
2. Kesinlikle, bilgisayarla, başkalarının işine mani olmayın.
3. Kesinlikle, başkalarının dosyalarını karıştırmanın yollarını aramayın.
4. Kesinlikle, bilgisayarı hırsızlık yapmakta kullanmayın.
5. Kesinlikle, bilgisayarı yalancı şahitlikte, sahte delil hazırlamada kullanmayın.
6. Kesinlikle, sahibinden izinsiz başkalarının bilgisayar kaynaklarını kullanmayın.
7. Kesinlikle, başkalarinin fikirlerini bilgisayarla çalip kendinize mal etmeyin.
8. Kesinlikle, sosyal içeriğini düşünmeden bir program yazmayın.
9. Kesinlikle, bilgisayarı, saygı ve ilgi göstermeksizin kullamayın.
Bu kuralların orijinalinin bulunduğu yer :
ftp://ftp.unm.edu/ethics/netiquette
25. Internet'in Sosyal Boyutu
Yaygın bir görüşe göre internet, kişilerin sosyal yaşamlarında olumsuz etkilere sahiptir. Gerçek dünyadan farklı bir ortamda, "sanal dünyada, insanlar arası ilişkiler değişmektedir. Bu bir bakıma doğru. Çoğu durumda birbirleri ile etkileşen insanlar bir internet adresi, bir e-mail adresi vb gibi. Öte yandan internet, kişiler arasındakji mesafe, yaş, cinsiyet, ırk, kültür vb gibi gerçek dünyada önemli olabilecek pek çok özelliği de ortadan kaldırmaktadır.
Yerinden alışveriş, yerinden bankacılık, hatta işe gitmeden evden çalışma vb gibi kullanımlar insanın sosyal yaşamını etkileyebilecek unsurlardır.
26. Internet'in Ticari Boyutu
Internet'in 1990'ların başlarından itibaren bu kadar yaygınlaşmasının en temel nedenlerinden birisi ve belki de en önemlisi "para kazandırabilecek potansiyele sahip" bir imkan olmasıdır. Bu iletişim ağına bağlı bilgisayarlar yolu ile alışverişler yapılabilmekte, borsa/bankacılık işlemleri yerine getirilebilmektedir. Bu haliyle internet'in "ağ teknolojisi" kimliğinin yanında bir de "medya" özelliğinden söz edebiliriz. Internet artık ciddi reklam paralarının dönmeye başladığı ve şirketlerin ürünlerini pazarladığı bir ortam haline gelmeye başlamıştır.
27. Internet'in Hukuki Boyutu
______________